İsraf haramdır!

Resmi Gazete’de yer alan Cumhurbaşkanlığı Genelgesinde, kamu kaynaklarının maksadına uygun azami tasarruf prensiplerine riayet edilerek kullanılmasının her kamu kurumu ve görevlisi için bir görev ve aynı zamanda bir mecburiyet olduğu vurgulandı.

Yaşadığımız devirde insanların çoğu israf bataklığının dibine kadar saplanmış durumda. Bu durum şiddetli bir şekilde büyürken açlık da onunla birlikte büyümeye devam ediyor.

Bununla birlikte her geçen gün ülkemizde özel güvenlik görevlisi sayımız da artıyor. Özel güvenlik sertifikasına sahip kişi sayısı 2 milyon kişiye yaklaşan ülkemizde her birimiz bireysel halkamızdan başlayarak farkındalık hareketi oluşturamaz mıyız?

Hiç düşünüyor muyuz,
İslam Dini, israfı neden haram kılmıştır?
İsraf, kişinin haklarına girmek yani kul hakkını yemektir. Elinde olmayanın hakkına israf ederek giriyoruz.

Hepimiz tüketime esir olmuş durumdayız. yediklerimiz, içtiklerimiz, giydiklerimiz, bindiklerimiz…
Ve bunlar gibi nicesine esir düşen bir toplum halini almışız.

Görev yaptığımız bölgelerde kâğıt toplayıcıları, hurdacılar, pet şişe toplayıcıları gibi çalışanlara sıkça hepimiz denk geliyoruz. Bunlar aslında bizim ihtiyaç fazlamızı alıp onunla geçimlerini sağlayanlardır.

Biz, kendimizden başlayarak ailemizde, iş yerlerimizde, sosyal çevremizde halkayı büyüterek toplumun tüm kesimlerine bunu aşılama gücüne sahip yeterlilikteyiz.

Her devirde kullanılan bir cümle vardır ve hepimizin aşina olduğu cümle “DEVİR TASARRUF DEVRİ.”

Bu söz atalarımız tarafından günümüze kadar bize var olduğumuz sürece israftan kaçınmamız gerektiğinin bir uyarısı niteliğindedir.

İyilik bulaşıcıdır biliyor musunuz ? İsraftan kaçınmak da iyiliklerden biridir. Denemek isterseniz başlayabilirsiniz. Hepsi ruhumuza şifa olarak döneceği gibi dünyamızı da güzelleştirecektir.

Yaradan hiçbir insanı başıboş bırakmamış ve hiçbir şey boşuna yaramamıştır. Ramazan ayının son demlerini yaşadığımız bu günlerde mübarek ayını hakkıyla yaşayanlardan olalım. İnsanoğlu çalışıp kendisi ve toplum için yararlı işler yapabilecek kapasitede yaratılmıştır. Ancak bu kapasiyeti doğru şekilde kullanırsa insan, bedenini, aklını, ömrünü israf etmemiş olur.

Allah aşırıya kaçanları, israfçıları, savurganları sevmez.
Ahiret gerçeğinden uzaklaşmadan, boşa vakit geçirmektense duyarlı davranıp israfı azaltarak hayatımıza devam edersek bereketimiz de artacaktır.

Oruç, vücudumuzu maddi artıklardan temizlediği gibi benliğimizi de manevi kirlerden arındırır, paklaştırır.

Kim olduğumuzu, kimden olduğumuzu, kime gideceğimizi unutmayalım.

Allah’tan başka kapımız yok.

Ramazan’ın bereketiyle hoşçakalın.

Mehmet Turgut TAYUZAK